|
Bismillahirrahmanirrahim
Soru-82:
Tarihte,
bu güne kadar gelmiş bir çok problemli konulara nasıl İslâmî
çözüm bulunabilir? Artık hem Müslümanları, hem de kendimizi
kurtarmanın zamanı.
Cevap-82: Aziz kardeşim,
bir önceki sorunun cevabında değindiğim bazı hususlar burası
için de geçerlidir. Buna ilaveten bizce bugün İslâm ümmetinin,
çağın getirdiği bir çok soru ve sorunlar karşısında yetersiz
kalmasının en önemli nedenlerinden birisi, belki de en
önemlisi, Ehl-i Beyt gibi önemli bir kaynaktan ve paha
biçilmez bir hazineden mahrum oluşudur. Ümmet olarak bu nur
kaynağını ve bu ilim ve marifet hazinesini keşfettiğimiz zaman,
inanın çok şeyimiz değişecek; yeter ki bir takım taasupları ve
"Eğer olsaydı, bizde olurdu" mantığını bir kenara atıp, "Hikmet
mu'minin yitik malıdır, nerede bulursa alır" hadisi gereği
Ehl-i Beyt'in ilim ve irfanını nerede bulursa almalıdır.
Bazıları, "Bugün Ehl-i Beyt'e isnad edilen görüşlerin
gerçekten onlara ait olup olmadığını nereden bilelim? Belki, (hatta
bazıları kesin diyorlar!) bunları Şiiler onların diline
uydurmuşlardır" diyorlar. Biz de diyoruz ki kardeşler biraz
insaflı olun; siz örneğin İmâm Ebu Hanife'ye bugün isnad
edilen görüş ve fetvaların gerçekten ona ait olduğunu nereden
keşfettiniz? Onun diline uydurulmadığını nereden biliyorsunuz?
Acaba size bu konuda vahiy mi indi?! Evet siz nasıl bir takım
kaynaklardan almışsanız, biz de öyle yapmışız. Elbette bir
kimse elinde kesin ve tartışma götürmez delil ve belgelerle
bir şeyin uydurma olduğunu ispat edebilirse, ona bir
diyeceğimiz yoktur. Başkaları da onun ortaya koyduğu delilleri
çürütemedikleri müddetçe itiraz ve red hakkına sahip
değillerdir. Aksi taktirde sırf bir takım mesnetsiz zanlar
üzere hareket eden kimseler, ancak kendilerine zulmedip, nura
açılan kapıları yüzlerine kapatmış olurlar.
|
|