Bismillahirrahmanirrahim

Soru-617: Yusuf suresinin 101. ayetinde Hz. Yusuf (a.s) Allah’tan kendisini salihlere katmasını istiyor. Acaba salihlik makamı ne derece yüksek ki bir nebi bu makamı diliyor Allah’tan?

Cevap-617: “Salih kelimesi” Kur’an’da Peygamberler için de kullanılmıştır. Mesela Hz. İbrahim (a.s) hakkında buyuruyor ki “Ve hiç şüphesiz O, ahirette salihlerdendir.” (Bakara, 130) Hz. Nuh ve Hz. Lut da iki Salih kul olarak vasıflandırılmıştır. (Tahrim 10) Hz. Zekeriya, Hz. Yahya, Hz. İsa, Hz. İlyas da yine En’am suresinin 85. ayetinde Salihlerden sayılmışlardır. 

Dolayısıyla peygamberler diğer salah ehli olanların da sahip olduklarına sahiptirler, ama artılarıyla birlikte. Nisa suresinin 69. ayetinde kendilerine nimet verilmişleri sayarken “Peygamberler, sıdıklar, şehitler ve salihler” olarak açıklıyor. Bunun anlamı bu değildir ki illa da bunlar dört ayrı gruptur. Eğer öyle olursa şu sonuç ortaya çıkar: Peygamberler salih değildir, sıddık değildir, şehid değildir. Bu sonucun yanlış olduğu ortadadır. Evet, maksat şudur ki Peygamberler bu sıfatlara da sahiptir, ama artılarıyla birlikte. Dolayısıyla her peygamber sıdık ve salihtir de.  Ama her salih ve sıddık peygamber değildir. Evet, Salihlerin hepsi aynı derecede değillerdir. Peygamberler, salahın ve salihliğin en zirve noktasındadırlar. Dolayısıyla Hz. Yusuf, salihlerle beraber olmayı isterken, başta peygamberler olmak üzere bütün kurtuluş ve saadet ehliyle beraberliği istemektedir. Ya da en kamil salihler olan peygamberler ve imamlarla birlikte olmayı istemektedir.