Advertisement

KEVSER YAYINCILIK

  Ana Sayfa / Soru ve Cevaplar

 

Bugün :  

Sık Kullanılanlara Ekle

 

Başlangıç Sayfası Yapın

 
 

Bismillahirrahmanirrahim

Üç sorunun cevabı - 563

Soru: Bir hadiste kişi gıybet eder de gıybet ettiği kimseden helallik almadığı 40 gün boyunca yaptığı ibadetleri kabul olmaz deniliyordu. Buradaki ifade konunun önemini anlatmak için midir yoksa 40 gün yaptığı ibadetler kabul görmez midir?

 

Cevap: Gıybet gibi büyük bir günahı işledikten sonra kırk gün geçmesine rağmen henüz günahı telafi etmeye (helallik dilemeye) çalışmıyorsa, demek ki o günahtan gerçek anlamda pişman değildir. Elbette bunun bir istisnası vardır. Buyurmuşlar ki eğer gıybetini ettiği kimseye "senin gıybetini ettim, beni helal et" derse dilde de helal olsun dese bile kalbinde ona karşı bir kin ve düşmanlık besleyeceğini ve durumun daha da kötüye gideceğini bilirse, o zaman bunu yapmasına gerek yoktur. Ama o şahıs hakkında iyilik yapsın. Mesela sadaka versin, sevabını ona hediye etsin. Veya diğer güzel ameller... Onun hakkında dua etsin vs. Böyle olursa inşaallah bunları Kıyamette görürse, ondan razı olur.

Amellerin kabul olmamasının anlamı yani onlardan sevap almaz. Ama amelleri doğrudur ve kaza yapmasına gerek yoktur.

 

Soru: Bir insan Allah'ı tanımak, anlayabilmek yani imanını arttırmak istiyorsa neler yapmalıdır? Hani Allahı öyle sevmek ki ibadetleri ne cennet arzusu için ne de cehennem korkusu için yapmamak sadece onun rızası için yapmak. İnsan Allahı daha çok sevip gerçek manada iman ehli olması için ne yapmalı? Ne tür kitaplar okuyabilir önerebileceğiniz kitap isimleri var mı?

 

Cevap: İtikatla ilgili kitapları okusun. Allah’ı sevmesi için onun verdiği sonsuz nimetlerini düşünsün.

"Allah’ı öyle sevmek ki ibadetleri ne cennet arzusu için ne de cehennem korkusu için yapmamak" Büyük bir makamdır. Ama bu bizler için biraz uzak bir aşamadır." Peygamberler, imamlar, Allah'ın veli kulları içindir. Elbette imkânsız değildir. Ama bizim gibilerin Allah'ın rızası için yapmakla beraber cenneti de arzulamak, cehennemden korkmak da kötü değildir.

Bu konularda Tezkiye-yi nefs (İmam Humeyni), Tehzib-i Nefs (Ayetullah Destgayb), Kendini Yetiştirmek (Ayetullah Emini), Dürtülerin Kontrolü (Ayetullah Mezahiri), Allah’a Giden Yol (Bahrani), Ehlibeyt Ahlakı (Mehdi Sadr)  ve birçok kitabı okuyabilirsiniz… 

 

Soru: Ahlaklı olmak neden çok önemlidir? Bir insan ibadet yaptığı halde ahlakı bozuksa ibadetleri değersiz midir? Yoksa ibadetler ve diğer konular ahlak insanlarla ilişkiler ayrı mı ele alınır?

 

Cevap: Bir mu’min için dininin üç boyutu vardır: İtikad, amel ve ahlak. Bunlar, birbirinin tamamlayıcısıdır. İslam bir bütündür.

Amel ve ahlak elbette birbirini etkiler. Kötü ahlak insanın illa da her amelini yok etmez, ama birçok günahın kapısını insanın yüzüne açar. Gıybet, kalp kırmak, öfkelenmek, mu’minlere eziyet vs. Dolayısıyla yukarıda da arzettiğim gibi mu’min dinine bir bütün olarak bakar.

 

 
Site içi Arama


 

 

 

 

Go to top of page  Ana Sayfa | Kitap Listesi | Kıble Dergisi | Makaleler | Kadin ve Aile | Cocuklar Îçin | Soru Ve Cevap | Yazarlarımız |
Kur`an | Hadisler | Dualar | Şiirler | Ses ve Video | Programlar | Linkler  |  Îletişim için |

Copyright© 2000 Kevser Yayinlari Internet Hizmetleri. Tüm Haklari Saklidir Ayrintili bilgi almak için veya bize her konuda yazmak için, paragonxx@yahoo.de  'e mesaj yollayiniz. WWW.KEVSERNET.COM