Bismillahirrahmanirrahim
İki Soru-474:
1-
İkincisi Hz. Süleyman ve Belkıs olayında tahtı
getirme ilmini Hz. Süleyman'ın da bildiği
söyleniyor. Benzeri şekilde Mutahhari'nin (Allah
ona rahmet eylesin) kitabında Hz. Ali Hayber
kalesinin kapısını sökmesi ve Hz. Musa'nın
asasıyla denizi bölmesi gibi olaylar örnek
verilmiş. Bu olaylar Allah u Teala'nın sevdiği
kullara verdiği bir lütuf mudur? (Tabi ki kudret
Allah'tandır, onun izniyle olur) yoksa Allah
(c.c)'ın izniyle bu ilimler öğrenilebilinir mi
veyahut sadece seçtiği kullarının bu ilmi
öğrenmesini mi sağlamış?
Cevap:
Aziz
kardeşim, bu tür ilimleri Allah-u Teala
Peygamberlere veya vasilerine verir. Üstlendikleri
ağır görevi en iyi şekilde yerine getirsinler
diye. Veya gerektiğinde hakkaniyetlerini
ispatlamak için mucize ve keramet göstersinler
diye.
2-
Diğer sorum taharetle ilgili, bildiğim kadarıyla
ALLAH'a inanmayan bir insan necistir. Yalnız iş
yerine gelen müşterilerden ve okulda Allah'a
inanmadığını bildiğim insanlar var; bunlar doğal
olarak beni gördüğünde selam verip tokalaşıyorlar.
Bana elini uzattığında tutmamam bu toplumda yanlış
yorumlanacak ve müşteri kaybına neden olacak.
Necasete dokunmak ise taharet gerektirdiğine göre
benim bu olay karşısında nasıl bir tutum izlemem
gerekiyor?
Cevap:
Muhterem kardeşim, evvela Ayetullah Hamenei'nin
fetvasına göre, kitap ehli olan kafirler
(Hıristiyan ve Yahudiler) necis değillerdir. Diğer
kafirlere gelince onlarla tokalaşırken eğer elleri
ıslak olmaz ve kuru olursa insanın eli necis
olmaz. Eğer elleri ıslak olursa, o zaman da
sakıncası yoktur ama sonradan yıkanıp durulanması
gerekir.
|