Bismillahirrahmanirrahim
Soru-453:
Muhterem Hocam, size bir kaç soru sorup öğrenmek
istiyorum:
1- Neden İmam Hüseyin'e (a.s) Eba
Abdillah deniliyor; İmam'ın Abdullah adında bir
oğlu mu vardı?
2- Ruhbanlık nedir? Ehlibeyt
mektebinde ruhbanlık var mıdır?
3- İslam dini sılay-ı rahim konusu
üzerinde çok durup terk edilmemesi konusunda
önemle vurgu yapıyor; benim sorum şudur ki bunun
bir ölçüsü var mı? Hangi şartlarda ilişki
kesilebilir? Çünkü deniliyor ki akrabanın diğer
akraba üzerinde bir çok hakkı vardır, kafir bile
olsa ilişkini kesmemen lazım. Diğer haklar kalksa,
bile akrabalık hakkı devam ediyor. Peki insan
kendi kişiliğini, şahsiyetini korumak zorunda
değil mi? Akraban seni evinden kovuyor, hakaret
ediyor; bu yapılanlara karşılık sen yine de iyi
davranıyorsun, ama kar etmiyor. Ayrıca şerri sana
da bulaşıyor. Bu durumda ne yapmamız gerekiyor?
Hocam bunu günümüzle örneklendirerek
cevaplandırırsanız çok sevinirim. Şimdiden Allah
razı olsun......
Cevap-453:
Muhterem kardeşim:
1- İmam Hüseyn'in (a.s) küçük oğlu
Ali Esğer'in zahiren bir adı da Abdullah'tır.
2- Ruhbanlık dünyayı terk edip bir
köşeye çekilmek ve kimsenin ağına karasına
karışmamaktır. Hatta bazı helal olan şeylerden
bile kaçınmaktır. Böyle bir şey İslam'da yoktur.
Resulullah (s.a.a) "Benim ümmetimin ruhbanlığı,
Allah yolunda cihad etmektir" buyurmuştur.
3- Sılayı Rahim elbette çok mühim
bir hükümdür ve sılay-ı rahimi terk etmek büyük
günahlardandır. Kâfir bile olsalar, terk etmemek
gerekir. Elbette eğer insanı olumsuz yönde
etkileme söz konusu olursa, tedbirli ve sınırlı
bir ilişkiyle yetinmek lazım, ama tamamen terk
etmek caiz değildir. Eğer sizin bütün çabalarınıza
rağmen karşı taraf size tavır koyup, sizi
reddediyorsa, siz görevinizi yapıp ilişki
girişiminde bulunmanıza rağmen kapısına
koymuyorsa, bu onun vebalidir. Siz görevinizi
yapmışsınızdır. Ama yine de siz ara sıra da olsa,
bu ilişkiyi devam ettirmeye gayret edin. Bırakın
kötülük onlarda kalsın. Rabbim hepimizin
yardımcısı olsun.
|