Bismillahirrahmanirrahim
Soru 420:
Hocam benim sorum şu: Bir takvim yaprağında
okuduğum Hz. Fatıma (a.s) ile ilgili bilgide Hz
Fatıma evlenirken ona verilen mihirin içinde
şefaat hakkının da olduğuydu? Hz. Fatıma'ya
evlenirken verilen mihir nedir?
Cevap 420:
Muhterem kardeşim, Hz. Fatıma ve Hz. Ali'nin
yeryüzünden önce gökyüzünde Allah tarafından
nikâhları kıyılmıştır. Hz. Fatıma'nın bir
yeryüzünde zahiri ve maddi mihri vardı ki bunun
dört yüz hecerî siyah dirhem veya beş yüz dirhem
olduğu nakledilmiştir. Bir semada belirlenen
manevi mihirleri vardı. Bu konuda nakledilen bazı
hadisleri size naklediyorum:
1- Resulullah'a (s.a.a) şöyle
dendi: "Ya Resulallah, Fatıma'nın yeryüzündeki
mihrini bildik, peki gökyüzündeki mihri neydi?"
Allah Resulü (s.a.a) cevabında şöyle buyurdu:
"Seni ilgilendiren şeyi sor ve ilgilendirmeyeni
bırak." Adam "Ya Resulallah, bu bizi
ilgilendiriyor" dediğinde, Allah Resulü şu cevabı
verdi: "Fatıma'nın gökyüzündeki mihri yeryüzünün
beşte biri olarak belirlenmiştir. O halde kim
yeryüzünde kıyamete kadar Fatıma ve evlatlarına
düşman olarak yürürse, haram (gasıp) olarak
yürür." (Biharü'l-Envar, c. 43, s.145)
2- İmam Cafer-i Sadık'tan (a.s)
şöyle nakledilmiştir: "Allah-u Teala dünyanın
dörtte birini Hz. Fatıma'nın mihri olarak
belirlemiştir. Yine cennet ve cehennemi mihir
olarak belirlemiştir. O halde onu sevenler cennete
ve ona düşman olanlar cehenneme gideceklerdir."
(Biharü'l-Envar, c. 43, s.145)
3- İbn-i Abbas Resulullah'tan
(s.a.a) Hz. Ali'ye hitaben şöyle buyurduğunu
nakletmiştir: "Ya Ali, Hiç şüphesiz Allah (Azze ve
Celle) Fatıma'yı sana nikahladı ve mihrini
yertyüzü olrak belirledi. O halde kim onun
üzerinde sana düşman olarak yürürse, haram işlemiş
gibi yürür (gasıptır). (Bazı nüshalarda ise, ona
düşman olarak yürürse… diye geçmektedir.)"
(Keşfü'l-Ğumme, c.1, s.472) Benzer bir hadisi
Ehl-i Sünnet alimlerinden Seyyid Ali Hemedani
Meveddetü'l-Kurba kitabında nakletmiştir.
4- İmam Muhammed Bakır'dan
nakledilen uzun bir hadiste şöyle geçmektedir: "Ve
Hz. Fatıma'nın Hz. Aliye nikahlanmasının mihrini,
yeryüzünün beşte biri ve cennetin üçte biri olarak
belirlemiştir. Aynı şekilde yeryüzünde dört nehri
onun mihri olarak belirlemiştir: Fırat Nehri, Nil
Nehri, Nehrevan Nehri ve Belh Nehri. Ey Muhammed
sen de beş yüz dirhem karşılığında nikahla ki
ümmetin için sünnet olsun." (Biharü'l-Envar, c.
43, s.113)
5- Yine şöyle rivayet edilmiştir:
"Hz. Fatıma babasının kendisini dirhem mihriyle
nikahladığını duyunca, babasına şöyle arzetti: "Ya
Resulallah, insanların kızları da dirhemlerle
evleniyorlar. O halde benim onlarla farkım nedir?
Sizden istirham ediyorum, bunu reddedip benim için
Allah-u Teala'ya dua edin ki Allah benim mihrimi
ümmetinin günahkarlarına şefaat olarak
belirlesin." Bunun üzerine Cebrail (a.s) nazil
olarak yanında ipekten bir sayfa getirdi ki onun
üzerine şöyle yazılıydı: "Allah Fatıma Zehra'nın
mihrini babasının ümmetinin günahkarlarına şefaat
olarak kararlaştırmıştır." Hz. Fatıma'nın vefat
zamanı geldiğinde söz konusu sayfayı kefenin
altından göğsünün üzerine koyulmasını vasiyet
etti. Vasiyetine amel edildi. Hz. Fatıma şöyle
dedi: "Kıyamet günü haşredildiğimde bu sayfayı
elime alıp babamın ümmetinin günahkarlarına şefaat
edeceğim." Nesefi şöyle demiştir: "Hz. Fatıma
babasından mihrinin kıyamet günü ümmetine şefaat
hakkı olarak istedi. Kıyamet günü Sırat köprüsüne
geldiğinde mihrini isteyecektir." (İhkakü'l-Hak,
c.10, s.367)
6- Resulullah (s.a.a) Hz. Hasan ve Hz. Hüseyn'e
(a.s) hitaben şöyle buyurdu: "Siz ikiniz imamsınız
ve annenizin şefaat hakkı vardır." (Keşfü'l-Ğumme,
c.1, s.507)
|