Bismillahirrahmanirrahim
Soru-188:Bazı
sosyologlar Allah’a inanmanın deprem ve yıldırım gibi doğal
afetlerden korkma sonucu meydana geldiğini ileri sürmüşlerdir.
Yani, insanoğlu ruhsal yönden huzura kavuşmak için Tanrı diye
bir yaratık hayal etmiş ve onu tapınmaya başlamıştır. Bu
yüzden olayların doğal nedenleri tanındıkça ve tehlikelerden
korunma yolları öğrenildikçe Allah’a olan inanç da
zayıflamaktadır.Marksistler, bu şüpheyi sosyolojinin bir
verisi olarak kendi kitaplarında tantanalı ifadelerle söz
konusu ederek bu konuda gereken bilgiye sahip olmayan
insanları aldatmaya çalışmışlardır. Bu şüpheyi nasıl
cevaplayabiliriz?
Cevap-188:
Bu şüpheyi bir kaç yolla cevaplandırmak ve batıl olduğunu
ortaya koymak mümkündür:
1-Bu şüphe bazı sosyologların ortaya attığı bir faraziyeden
başka bir şey değildir. Bunu ispatlamak için hiçbir bilimsel
kanıt ortaya koyabilmiş değillerdir.
Bu
asırda bile herkesten daha çok, doğal fenomenlerin nedenleri
hakkında araştırma ve buluşları olan bilim adamları, Allah’ın
varlığına kesin bir inançla inanmaktalar. Bu da Allah'a
inanmanın korku ve bilgisizlikten kaynaklanamadığını
ispatlamaktadır.
2-
Bazı doğal olayların asıl sebeplerini bilmemek ve bu
olaylardan korkmak Allah’a yönelmeye sevk eden faktörlerden
olsa bile bu, Tanrı’nın korku ve cehaletin ürünü olduğu
anlamına gelmez. Nitekim zevk alma ve ün yapma gibi ruhsal
faktörlerin tekniksel ve bilimsel alanlarda çalışmaya sebep
olmaları, insanın söz konusu sahalardaki buluşlarının yalan ve
gerçek dışı olduğu manasına gelmemektedir.
3-
Bazıları, yaratıcıyı sebebi bilinmeyen olayları meydana
getiren biri olarak tanımışlarsa ve neticede söz konusu
olayların doğal nedenlerinin bulunması sonucu onların
inançlarında bir zayıflama söz konusu olmuş ise, bu, o
kimselerin bilinç ve imanlarının zaafını gösterir, Allah’a
inanmanın temelsiz bir inanç olduğunu değil. Çünkü, Allah
Teala’nın evrendeki olaylara neden oluşu doğal nedenlerde olan
nedensellikle aynı türden ve aynı seviyedeki bir nedensellik
değildir; Allah’ın nedenselliği bütün madde ve madde ötesi
nedenleri kapsamına alan ve nedenlerin bağlı bulunduğu daha
yüksek bir aşamadaki bir nedenselliktir.
|