Bismillahirrahmanirrahim
Soru-138:
İradesi
zayıf olan kimseler, iradelerini nasıl güçlendirebilirler? Bu
konudaki tavsiyeleriniz nelerdir?
Cevap-138: Muhterem
kardeşim, ilk önce şunu bilmek gerekir ki irade ve azim insana
verilen en büyük ilahi nimetlerdendir. Hatta en üstün
peygamberler olan Hz. Nuh (a.s), Hz. Musa (a.s), Hz. İsa (a.s)
ve Hz. Muhammed (s.a.a)’in ortak vasıfları olarak Ulu’l-azm (azim
sahipleri) vasfının seçilmesi de buna bir işaret olarak
değerlendirilebilir.
İmam Musa
Kazim aleyhisselam da kendisinden nakledilen bir duada şöyle
diyor:
“Ve ben biliyorum ki, sana (Allah’a) doğru gelenin en iyi
azığı seni seçtiğine dair azim ve iradesidir.”
Ancak
iradenin zaafını gidermek için şimdilik kendimize ve size
yapabileceğimiz tavsiye şunlardan ibarettir:
1.
Namaza önem vermek:
Peygamber (s.a.a)
buyurmuştur ki:
“İnsan
günlük beş namazı koruduğu (bu namazları vakitlerini riayet
ederek, huşu ile yerine getirdiği) müddetçe Şeytan ondan
korkar. Ancak namazlarını zayi edince şeytan ona karşı
cesaretlenir ve onu büyük günahlara düşürür. (Mizanu’l-Hikme
Hadis: 10702)
Namazın
iradenin güçlenmesindeki rolünü Kur’an-i Kerim’den de anlamak
mümkündür. Kur’an, Hz. Muhammed (s.a.a)’nın Allah Teala
tarafından verilecek ilim ve vahyi taşıyabilmesi için onu gece
(teheccüd)namazını kılmasını emrediyor. Bu da namazın iradenin
güçlenmesindeki önemine bir işret sayılabilir.
2. Yüce
Allah’a karşı muhabbet:
Yüce
Allah’a karşı kalbimizde bilinç ve ona müteakip muhabbeti
çoğaltmaya çalışarak dini emirleri ve insanı vazifeleri
yapmayı tabiatımızdan kaynaklanan bir eğilime dönüştürmek
gerekir. İnsanın kalbinde ilahi muhabbet tam manada yer
etmedikçe dini emirleri yerine getirmesi sürekli ağır bir
mücadeleyi gerektirir ve bu ise irade ve azim gücümüze ağırlık
yükler. Ancak eğer insanın kalbinde ilahi muhabbet yerleşirse
o zaman artık yapı ve tabiatı itibarıyla kötülüklere ilgi
duymaz ve sürekli içten gelen bir özenti ile doğruluğa ve
Allah’a itaate yönelir böyle birisine dünya düşkünlerinin
gözlerinde önem taşıyan şeyler önemsiz ve küçük olarak görünür.
Elbette her insan, kendi merhalesinde çeşitli imtihanlarla
mutlaka karşı karşıya gelecektir ve bu Allah’ın değişmez bir
kanunudur.
Allah’tan
kendi fazl ve ihsanı hakkına, namaza hakkınca önem vermeyi
bize lütfetmesini ve kendi muhabbetini kalbimize
yerleştirmesini diliyoruz.
|