HZ. PEYGAMBER (S.A.A)’DEN
KIRK HADİS
Kurtuluşa
Ermenin Yolu
1- “Ey Allah’ın kulları, sizler
hasta ve alemlerin Rabbi de tabip gibidir. Hastanın yararı
tabibin bildiği ve onunla tedbir ettiği şeylerdedir, nefsinin
istediği ve kendisinin çıkardığı (önerdiği) şeylerde değildir.
Öyleyse Allah’ın emrine teslim olun ki kurtuluşa eresiniz.”
Müslümanların
Meseleleriyle İlgilenmek
2- “Kim sabahlar da
Müslümanların meseleleriyle ilgilenmezse onlardan değildir;
kim “Ey Müslümanlar!” diye feryat eden birinin sesini duyar da
onun yardımına koşmazsa Müslüman değildir.”
En Büyük Cihat
3- Hz. Peygamber (s.a.a) bir
grup ashabı savaşa gönderdi, döndüklerinde şöyle buyurdu:
“Çok hoş geldiniz; ne mutlu
küçük cihadı yapıp kendilerine büyük cihat kalan kavme!” Ya
Resulullah büyük cihat nedir?” diye sorduklarında; “Nefisle
cihat etmektir.” buyurdular.
Allah’ın
Lanetine Uğrayan Alim!
4- “Ümmetimin içerisinde
bidatler ortaya çıktığında alim ilmini ortaya koymalıdır; kim
bunu yapmazsa Allah’ın laneti ona olsun.”
Peygamberlerin
Eminleri
5- “Alimler dünya işlerine
girmedikçe peygamberlerin eminleri (güvendikleri
vekilleri)dirler.” Ya Resulullah dünya işlerine girmeleri
nasıl olur? diye sorduklarında şöyle buyurdular: “Sultana (Tağut
olan hakim yöneticilere) uymalarıyla olur. Bunu yaparlarsa
dininiz hususunda onlardan sakının.”
Münafıktan
Korkuyorum!
6- “Ben ümmetim hakkında ne
müminden korkarım ne de müşrikten, müminin önünü imanı alır,
müşriki ise küfrü yok eder. Ben sizler için konuşmasını bilen
dilli münafıktan korkarım; sizin bildiğinizi hoşlandığınızı
söyler, ama sevmediğinizi yapar.”
Zalimlere
Destek Olanlar
7- “Kıyamet günü olduğunda bir
münadi şöyle nida eder: Zalimler ve zalimlerin yardımcıları,
onların hokkalarına yün koyanlar yahut torbalarının ağzını
bağlayanlar veya kalemlerini sivri edenler (düzeltenler)
neredeler? Onları da zalimlerle haşredin.”
Ehl-i Beyt’e
Önem
8- “Benim Ehl-i Beyt’imi kendi
aranızda, vücuttaki baş ve baştaki iki göz gibi kabul edin. (Tabiatıyla)
Baş, gözler olmadan yolunu bulamaz.”
İnsanların En
Kötüsü
9- “İnsanların en kötüsü
ahiretini dünyasına satan kimsedir; bundan daha kötü olan da,
ahiretini diğerlerinin dünyasına satandır.”
Allah’ın
Dininden Çıkmak!
10- “Kim bir sultanı (güç
sahibini) Allah’ı gazaplandıran bir şeyle hoşnut ederse,
Allah’ın dininden çıkmış olur.”
Zenginlik İçin
Boyun Eğmek!
11- “Kim bir zenginin yanına
gelerek (zenginliği için) ona boyun eğerse dininin üçte ikisi
gider.”
İyilerin
Nişaneleri
12- “İyi insanın alameti on
şeydir: Allah için sever, Allah için buğz eder, Allah için
arkadaş olur, Allah için ayrılır, Allah için sinirlenir, Allah
için razı olur, Allah için çalışır, Allah’a el açar, Allah
için korkar....ve Allah için iyilik yapar.”
Merhametsiz
Hükümdarın Musallat Kılınması!
13- “Bir zaman gelecektir ki
benim ümmetim, alimleri ancak güzel elbise, Kur’ân’ı ise güzel
sesle tanırlar ve Allah’a yalnız Ramazan ayında ibadet ederler.
Böyle oldu mu Allah-u Teala, ilmi, hilmi ve merhameti olmayan
bir hükümdarı onlara musallat kılar.”
Şehitlerin
Kanlarından Daha Üstün Mürekkep
14- “Kıyamet günü olduğunda,
alimlerin kalemlerinin mürekkebi şehitlerin kanlarıyla ölçülür,
alimlerin kalemlerinin mürekkebi şehitlerin kanlarından daha
üstün gelir.”
Hidayet
İmamlarına Uymak
15- “Kim kurtuluş gemisine
binmeyi, güvenilir bir kulptan tutmayı ve sağlam bir ipe
sarılmayı severse, Ali’yi sevsin; onun düşmanıyla düşman olsun
ve onun evladından olan Hidayet İmamlarına uysun; zira onlar
benim halifelerim, vasilerim, benden sonra Allah’ın
yaratıklarına olan hüccetleri, ümmetimin efendileri,
takvalıları ve cennete rehberlik eden kimselerdir. Onların
hizbi benim hizbimdir, benim hizbim ise Hizbullah’tır; onların
düşmanlarının hizbi ise Hizb’uş- Şeytan’dır.”
Rahmetten Uzak
Olan Kimse
16- “Yükünü insanların üzerine
atan kimse, melundur (Allah’ın rahmetinden uzaktır).”
İnsandan
Sorulacak Dört Şey
17- “Kıyamet günü olduğunda,
dört şeyden sorulmadıkça insan yerinden hareket etmez: Ömrünü
nerede geçirdiğinden, gençliğini nerede çürüttüğünden, malını
nereden kazanıp nerede harcadığından ve biz Ehl-i Beyt’in
sevgisinden.”
Cahilin
Nişaneleri
18- “Şem’un, cahilin nişaneleri
nedir? diye sorduğunda Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdular:
“Cahil ile arkadaş olursan seni
zahmete düşürür, uzak durursan küfreder, sana bir şey verirse
minnet eder, sen bir şey verirsen nankörlük eder, sırrını ona
söylersen hıyanet eder, sırrını sana söylerse seni (onu
yaymakla) suçlar, zengin olursa azar, kaba ve katı yürekli
olur, fakir olursa Allah’ın nimetini inkar eder ve günahtan
çekinmez, sevinçli olursa haddini aşar ve azgınlık yapar,
üzülürse ümitsizliğe kapılır, gülerse kahkahayla güler,
ağlarsa çığlık atar, iyilere dil uzatır, Allah’ı sevmez, O’nun
haklarını gözetmez, O’ndan utanmaz, O’nu anmaz, razı etsen
seni över ve sende bulunmayan iyilikleri sana nispet verir,
sinirlenirse övgüleri kesilir ve sende bulunmayan kötülükleri
sana nispet verir. İşte cahilin durumu budur.”
Altı Cümlede
Altı Yüz Bin Söz!
19- Resulullah (s.a.a): “Ya Ali!
Altı yüz bin koyun, altı yüz bin dinar, yoksa altı yüz bin
kelime mi (söz) istiyorsun?” buyurduğunda, Hz. Ali (a.s): “Ya
Resulullah! Altı yüz bin kelime (söz) istiyorum” dedi. Bunun
üzerine Resulullah şöyle buyurdular:
“Altı yüz bin sözü altı cümlede
toplayıp sana söylüyorum; onlar şunlardır: Ya Ali! İnsanların
müstehap ve farz olmayan işlerle uğraştıklarını gördüğünde,
sen farzları tamamlamakla meşgul ol. İnsanların, dünya
işleriyle uğraştıklarını gördüğünde sen ahiret işiyle uğraş.
İnsanların diğerlerinin ayıplarıyla uğraştıklarını gördüğünde
sen kendi ayıplarınla meşgul ol (onları düzeltmeye çalış).
İnsanları dünyayı süslemekle meşgul olduklarını gördüğünde sen,
ahiretini ziynetlendirmeye çalış. İnsanların çok amel yapmakla
meşgul olduklarını gördüğünde, sen temiz amel yapmakla meşgul
ol. İnsanların, halka tevessül ettiklerini gördüğünde, sen
Allah’a tevessül et (O’na el aç).”
Ümmetin
İhtilaftan Kurtulması İçin Bir Vesile
20- “Yıldızlar (denizlerde
yolunu kaybedenlerin) boğulmaktan emanda kalmalarına (kurtulmalarına)
bir vesile olduğu gibi, benim Ehl-i Beyt’im de ümmetimin
ihtilaftan emanda kalması için bir vesiledir. Bu yüzden
Arap’tan (veya herhangi bir milletten) bir kabile onlarla
muhalefet ederse, ihtilafa düşer ve şeytan hizbinden olur.”
Tavsiye Edilen
Dokuz Şey
21- “Rabbim dokuz şeyi bana
tavsiye etmiştir: Gizlide ve açıkta ihlaslı olmayı, sevinç ve
gazap halinde adaletli davranmayı, fakirlik ve zenginlikte
iktisatlı olmayı, bana zulmedeni affetmeyi, beni mahrum
bırakana ihsanda bulunmayı, benimle ilişkisini kesenle ilişki
kurmayı, susmamın tefekkür, konuşmamın zikir ve bakışımın da
ibret olmasını.”
Hz.
Peygamber’in Vasileri
22- “Ya Cabir! Benim vasilerim
ve benden sonra Müslümanların İmamı; önce Ali’dir, sonra
Hasan, sonra Hüseyin, sonra Ali bin Hüseyin, sonra “Bakır”
olarak meşhur olacak Muhammed bin Ali; -Ey Cabir, sen onu
(İmam Bakır’ı) göreceksin, onunla karşılaştığın vakit benim
selamımı kendisine söyle- sonra Cafer bin Muhammed, sonra Musa
bin Cafer, sonra Ali bin Musa, sonra Muhammed bin Ali, sonra
Ali bin Musa, sonra Muhammed bin Ali, sonra Ali bin Muhammed,
sonra Hasan bin Ali, sonra da Kâim (Mehdi)’dir ki, onun ismi
benim ismim, künyesi benim künyemdir. O, Hasan bin Ali’nin
oğludur. Allah onun eliyle yeryüzünün doğusu ve batısını
fetheder. O kendi dostlarına o kadar gizli kalır ki, artık
Allah’ın kalplerini imanla imtihan ettiği kimselerden başkası
onun imametine inanmakta sabit kalmaz.”
İhlaslı Amelin
Neticesi
23- “Kim Allah için kırk gün
ihlasla amel ederse, hikmet çeşmeleri kalbinden diline dökülür.”
Ağlamayacak
Gözler
24- “Ya Ali, kıyamet günü üç
gözden başka her göz ağlayacak: Allah yolunda geceleri
yatmayan göz, Allah’ın haram kıldığı şeylere bakmayan göz ve
Allah korkusundan ağlayan göz.”
İlmin Kapısı
25- “Ben ilmin şehri, Ali de
onun kapısıdır; ilim isteyen o kapıya gelmelidir.”
Beş Şey
Ganimettir
26- “Ya Ebazer! Beş şeyi beş
şeyden önce ganimet bil: İhtiyarlıktan önce gençliğini,
hastalıktan önce sıhhatini, fakirlikten önce zenginliğini,
işin çıkmadan önce boşluğunu ve ölümden önce hayatını.”
Allah’ın Kalp
ve Amellere Bakması
27- “Allah-u Teala şekil ve
mallarınıza bakmaz, kalp ve amellerinize bakar ancak.”
İki Değerli
Emanet
28- “Ey insanlar! Ben aranızda
iki değerli emanet bırakıyorum; onlara sarıldığınız müddetçe
asla sapıklığa düşmezsiniz; onlar, Allah’ın kitabı ve Ehl-i
Beyt’imdir.”
Kimle Oturup
Kalkalım?
29- Resulullah (s.a.a)
buyurmuştur ki: Meryem oğlu İsa havarilerine şöyle buyurdu:
“Kendinizi Allah’a sevdirin ve O’na yaklaşın” Ya Ruhellah!
Hangi vesile ile kendimizi O’na sevdirelim ve O’na yaklaşalım?
Dediklerinde, Hz. İsa: “Günah işleyenleri sevmeyerek ve onlara
buğz ederek Allah’ın rızasını elde ediniz.” buyurdu. Ya
Ruhellah, o halde kiminle oturalım? dediklerinde de Hz. İsa:
“Görünüşü, Allah’ı size hatırlatan, konuşması bilginizi
artıran ve ameli sizi ahirete meyillendiren kimseyle oturun.”
buyurdu.
Münafıkların
Sıfatı
30- “Kimde şu dört sıfat olursa
münafıktır; bunlardan biri de onda olursa onu terk edene kadar
bir nifak sıfatı onda olur: Konuştuğunda yalan konuşan,
verdiği sözde durmayan, anlaştığında hıyanet yapan, münazaa
ettiğinde haktan sapan kimse.”
Halkın En
Kötüleri
31- “Bilin ki, ümmetimin en
kötüleri, şerlerinden korkulduğundan dolayı saygı gösterilen
kimselerdir. Bilin ki, şerrinden korkarak halkın saygı
gösterdiği kimse benden değildir.”
Kurtuluş Gemisi
32- “Biz kurtuluş gemisiyiz, kim
bu gemiye binerse kurtulur ve kim ondan uzaklaşırsa helak olur.
O halde kimin Allah’tan bir haceti, isteği olursa, onu biz
Ehl-i Beyt’e tevessül ederek (bizi vasıta kılarak) dilesin.”
Zinanın
Zararları
33- “Ey Müslümanlar! Zinadan
sakının; çünkü zinada, üçü dünya üçü de ahirette olmak üzere
altı hususiyet vardır: Dünyada olanlar şunlardır: Zina, değeri
yok eder, fakirlik doğurur, ömrü azaltır. Ahirette olanlar da
şunlardır: Zina, Allah’ın gazabına, hesabın zorluğuna ve
ateşte ebedi kalmaya sebep olur.”
Amellerin
Doğrulması
34- “Ya Ali, şu üç şeye sahip
olmayanın hiçbir ameli doğrulmaz: Kendisini Allah’a karşı
günah işlemekten alıkoyacak takva, akılsızın cehaletini
önleyecek ilim ve insanlarla iyi geçinebilmesini sağlayacak
akıl.”
Kötü Amellere
Karşı Çıkmak
35- Sizlerden biriniz, bir kötü
iş gördüğünde onu eliyle ortadan kaldırsın; buna gücü yetmezse
diliyle ona karşı çıksın; buna da gücü yetmezse kalbiyle ona
buğz etsin; ki bu (sonuncusu) imanın en zayıf mertebesidir.”
Ehl-i Beyt’in
Sevgisi
36- “Bilin ki kim, Âl-i Muhammed
(Ehl-i Beyt)’in sevgisi üzere (onların halleriyle hallenerek)
ölürse şehit olarak ölmüştür; bilin ki kim, Âl-i Muhammed’in
sevgisiyle ölürse, günahları bağışlanmış olarak ölmüştür,
bilin ki kim, Âl-i Muhammed’in sevgisi üzere ölürse, tövbe
etmiş olarak ölmüştür; bilin ki kim, Âl-i Muhammed’in sevgisi
üzere ölürse, imanı kamil bir mümin olarak ölmüştür; bilin ki
kim, Âl-i Muhammed’in sevgisi üzere ölürse ölüm meleği, sonra
da Nekir ve Münkir onu cennetle müjdeler; bilin ki kim, Âl-i
Muhammed’in sevgisi üzere ölürse, gelinin kocasının evine
uğrulandığı gibi o da cennete uğrulanır.”
Şarabın
Zararları
37- “Ya Ali! Şarap içen puta
tapan gibidir. Ya Ali! Allah, şarap içenin namazını kırk gün
kabul etmez ve o kırk gün içerisinde ölürse kafir olarak ölmüş
olur.”
Yumuşaklık ve
Sertlik
38- “Yumuşaklık nede olursa onu
süsler; sertlik de nede olursa onu çirkinleştirir.”
Hacca Gitmeden
Ölmek
39- “Kim (gücü olduktan sonra)
hacca gitmeği geciktirerek hacca gitmeden ölürse Allah-u
Teala onu, kıyamet günü Yahudi veya Hıristiyan olarak
haşreder.”
Şeytanın
Zehirli Oku!
40- “Namahreme bakmak, şeytanın
oklarından zehirli bir oktur, (bakanın kalbine işler); öyleyse
kim Allah-u Teala’dan korkarak namahreme bakmazsa, Allah-u
Teala ona öyle bir iman verir ki, onun tadını kalbinde
hisseder.”
|