Menüye git
7 - Kur'an-ı Kerim'de Muhkem ve
Müteşabih Ayetler
Allah-u Tebârek ve Teâlâ
kendi kelamında buyuruyor:
"Elif, Lam, Ra.
Bir kitaptır bu, ki ayetleri muhkem kılınmıştır..."
Ve yine buyuruyor:
"Allah, sözün en
güzelini (ayetleri yekdiğerine) benzer ve ikişer ikişer olan
bir kitap olarak indirmiştir. (Onu okuyup veya dinlerken)
Rablerinden korkanların derileri buruşup çekişir.
Korkularından daha sonra ise, cilt ve kalpleri, Allah'ın
zikriyle uzlaşır. Bu Allah'ın hidayetidir. Onunla istediğini
hidayet eder..."
Ve yine buyuruyor:
"O, öyle bir
"mabuttur" ki, sana kitap indirdi. Onun bir kısmı muhkem
(manası apaçık) ayetlerdir. Ve bunlar kitabın temelidir. Diğer
kısmıysa müteşabih (çeşitli manalara benzerlik gösterir)
ayetlerdir. Yüreklerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve
onları tevil etmek için müteşabih olan ayetlere uyarlar.
Halbuki onların tevilini ancak Allah bilir. Bilgide şüpheleri
olmayacak kadar kuvvetli olanlarsa derler ki: "Biz inandık
ona, hepsi de rabbimizdendir. Bunu aklı tam olanlardan
başkaları düşünemez."
Açık olduğu üzere,
birinci ayet-i kerime, bütün Kur'an'ı muhkem olarak tanıtıyor.
Elbette ondan Kur'an'ın sağlam olup ona halel gelemeyeceği,
batıllığın yol bulamayacağı kast edilmiştir. İkinci ayet ise,
bütün Kuran'ı müteşabih diye niteliyor. Elbette bundan da
Kur'an-i ayetlerin üslup güzelliği, lehçe şirinliği ve
olağanüstü beyan etme gücü anlatılmak istenmiştir. Kur'an
baştanbaşa böyle bir uyuma sahiptir.
Bu bölümdeki inceleme
konumuz olan 3. ayet-i kerime ise, Kur'an'ı, muhkem ve
müteşabih diye iki bölüme ayırarak, genel olarak şu manayı
ifade ediyor:
a) Muhkem, kendi
anlamında sağlam olan ve kendisinden kastedilen mana, diğer
manalarla karışmayacak kadar açık olan bir ayettir. Müteşabih
ise bunun aksidir.
b) İmanı sağlam olan her
mü'minin imani vazifesi olarak muhkem ayetlere iman getirip
onlarla amel etmesi ve müteşabih ayetlere ise sadece iman
etmesi gerekir. Ancak kalben sapık olan kötü düşünce sahipleri
halkı aldatmak için müteşabih ayetleri tevil etmeye baş
vurarak onlarla amel etmek isterler.
|