|
4- AMELLERİN HAKLARI
10-
Namazın (senin üzerinde olan) hakkı şudur: Bilmelisin ki,
namaz Allah'ın huzuruna çıkmaktır; sen bu halde Allah'ın
karşısında duruyorsun. Bunu bildiğin takdirde, kendi
küçüklüğünün farkında olan, ilahî nimetlere meyleden, korkan,
ümitli, miskin ve yalvarıp yakaran, sükunet halinde başını ve
gözlerini öne dikip, kollarını sarkarak, huzurunda bulunduğu
kimseye tazim eden, gönlünde onunla güzel münacat eden bir
kulun makamında olur, hata ve helak edici günahlarla çevrilmiş
olan bir kul gibi kurtuluşunu istemeye layık olursun. Ve
kuvvet ancak Allah'tandır.
11-
Orucun, senin üzerinde olan hakkı şudur: Bilmelisin ki oruç,
Allah'ın, seni cehennem ateşinden koruması için, diline,
kulağına, gözüne, fercine, karnına çektiği bir perdedir.
Nitekim hadiste de şöyle geçer: "Oruç ateşe karşı bir
siperdir." Eğer uzuvların, o perdenin arkasında sakin olursa
(korunursa), umulur ki ateşten örtülü kalırsın. Eğer
uzuvlarının perdenin arkasında (ve böyle bir sığınakta)
taşkınlık göstermelerine ve perdenin açılmasına müsaade
edersen, uzuvlar kendi hadlerini aşarak, bakılması câiz
olmayan şeye şehvetle bakarlar; ve güçler de Allah'a uyma
yerine başka bir yerde harcanırlar, artık o zaman perdenin
yırtılarak bedenin dışarıya çıkmayacağına güvenme. Ve kuvvet
ancak Allah'tandır.
12-
Sadakanın senin üzerinde olan hakkı şudur: Bilmelisin ki
sadaka, senin Rabbinin katındaki azığın ve şahide ihtiyacı
olmayan emanetindir. Bunu bildiğinde, gizli verdiğin emanete,
açıkta verdiğin emanetten daha emin olacaksın ve aşikâr
etmekte olduğun şeyi gizlice Allah'a emanet vermeye daha fazla
liyakat kazanacaksın. Her halükârda bu iş seninle O'nun
arasında bir sır olmalıdır. (Sakın) Allah'a emanet verdiğin
şeyde, kulak ve gözleri O’nun aleyhine şahit tutmayasın.
Allah'a emanet vermede kulak ve gözlere daha çok itimat
etmeyesin; ve Allah'a güvenmeyen birisi gibi davranmayasın.
Daha sonra sadakada hiç kimseye minnet etmemelisin. Çünkü o
senin kendin içindir (kendin için biriktirdiğin bir maldır).
Onunla bir kimseye minnet ettiğinde senin durumunun da karşı
tarafın durumu gibi kötü olmayacağına güvenme. Zira minnet
etmen, onu kendin için biriktirmediğine bir delildir. Eğer
kendin için biriktirmiş olsaydın (o zaman) onunla bir kimseye
minnet etmez olurdun. Ve kuvvet ancak Allah'tandır.
13-
Kurbanlığın senin üzerinde olan hakkı şudur: Onunla kastını
Allah'a halis etmen (halis bir niyetle onu yapman), rahmetine
ulaşmayı ve kabul buyurmasını arzulaman ve O'ndan başka
diğerlerinin dikkatini çekmeyi istememendir. Böyle olduğunda
kendini meşakkate düşürmez ve riyakâr olmazsın; ve sadece
Allah'ı kastedip O'na doğru yönelirsin. Bil ki, Allah’ın
rızasına kavuşmanın yolu kolaydır, zor değil. Nitekim Allah
da kulları için kolaylığı istemiştir, meşakkati değil. Böylece
alçak gönüllülük de senin için, ağalık yapmaktan daha iyidir.
Çünkü ağalığın sıkıntı ve masrafı da çoktur. Ama tevazu ve
alçak gönüllülüğün ne zahmeti vardır ve ne de masrafı. Çünkü
bunlar yaratılıştan insanın tabiatında mevcut olan şeylerdir.
Ve kuvvet ancak Allah'tandır.
|
|